İçinde bulunduğumuz dijital çağ, hayatımızı büyük ölçüde kolaylaştırdı. Akıllı telefonlarımız sayesinde alışverişten, bankalara; ulaşımdan, haberleşmeye kadar her türlü ihtiyacımızı tek tuşla karşılayabilir hale geldik. Bu imkanı sağlayan en önemli gelişme ise telefonlarımıza belirli aralıklarla gelen güncellemelerdi. Örneğin, Apple 2011 yılında çıkarmış olduğu 4S telefonu ile birlikte Siri’yi bizlerle tanıştırmıştı. Döneminin en iyi yapay zekasına sahip olan Siri bizimle bir insan gibi konuşabilmekte ve öğrenmek istediklerimizi bizim için araştırıp sunabilmekteydi. Siri yıllara bağlı olarak güncellendi ve gelişti. Bu durum rakiplerinin ilgisini oldukça çekti. Siri’nin ardından Google, Asistan adını verdiği yapay zekasını piyasaya sundu.

Geçtiğimiz yıllarda ise Cornell Üniversitesi’ndeki bir grup araştırmacı Apple’ın sunmuş olduğu Siri’yi ve Google’ın yaratmış olduğu Asistan’ı bir IQ testine tabii tuttu. Sonuçlar ise oldukça şaşırtıcıydı. Henüz 6 yaşında olan Siri’nin IQ seviyesi 23.9 iken; Google’nın yaratmış olduğu Asistan’ın IQ seviyesi 47.28’di. Yani Asistan’ın IQ seviyesi, Siri’nin seviyesine göre neredeyse iki kat fazlaydı. Bu da Google’ı şu anda, şimdiye kadar ki en iyi yapay zekaya sahip marka haline getiriyor. Sadece bununla da bitmiyor. Yapılan araştırmalara göre Asistan, bazı konularda Siri’den daha yetenekli. Örneğin, Google Asistan’ın işletim sistemi bazı komutları anlamak veya metin yazmak konusunda daha gelişmiş bir seviyede. Belki de bu durumun sebeplerinden bir tanesi de, Asistan’ın tüm kişisel verileri anonim olarak topluyor olması olabilir. Burada durumu şöyle açıklayabiliriz, evet bilgilerimizi anonim olarak topluyor. Bu demektir ki, bizi kusursuz derecede analiz ediyor ve hemen anlıyor. Fakat bilgilerimizi de harfiyen kaydediyor. Yani Asistan’ın işletim sisteminin hem avantajları hem de dezavantajları bulunmakta. Buradaki asıl soru şu, Asistan’ın zekasına hayran mı kalınmalı yoksa bilgilerimizin güvenli konusunda endişe mi duyulmalı?

Yaşadığımız teknolojik çağ bize bin bir türlü kolaylık sağlamakta. Pek ala bunun sebebi de akıllı telefonlarımızdaki yapay zekalar. Bu yapay zekalar her güncellemede gelişmekte ve değişmekte. Markalar da ayakta kalabilmek için bu değişime ayak uydurmak zorunda. Buna en iyi örnek ise Google’nın öne sürdüğü Asistan. Bu gelişmiş yapay zeka bizimle gerçek bir insanmış gibi konuşuyor ve ihtiyaçlarımıza cevap veriyor. Bu yüzden de IQ seviyesi, diğer yapay zekalara oranla oldukça yüksek. Durum böyle olunca insanın aklında tek bir soru oluşuyor, hani benim Asistan’ım?

Editör

Yoruma kapalıdır.